dumdum*

Tüm bunların dışında; çılgınlar gibi Dumdum'u özledim,günde 3 kere annemi aramaya başladım.''Dumdum napıyor?'' diyorum ve herseferinde ''uyuyor'' diyor ama yine yılmadan soruyorum:Dumdum napıyor?
Dumdum Ti AMO annemmmmm.

firat çelik*

Fırat Çelik en iyi poz veren adam olmasın?

balkon*

Asırlık balkonun oylum oylumlarına aşık olmaya devam etmek bir uçmuşluk alameti değildir. Hele hele karşı binanın her milimetrekaresini tutkuyla saatlerce izlemek hiç mi hiç delilik alameti değildir.

killed me by selametle*

Nasıl Morrissey komasına girdim,nasıl çeşm-i fettan geldi kulağıma bugün,,,anlatamam size.You have killed me but böyle böyle selamete çıkacaz Morrissey - You have killed me
'Forgive you' diyo ya ulan ne güzel diyor imansız !

duydum*

En ufak bir arada ve en geniş boş zamanlarda ilk fırsatta okumaya çalışıyorum.İkinci hayatta artık okumam gereken tüm kitapları okumaya çalışıyorum.Bir dünya klasiği bir çağdaş edebiyat şeklinde bir kitap seyrim var .''Eğer yeniden başlayabilseydim yaşamaya, ikincisinde daha çok hata yapardım.''diyen Jorge Luis Borges'in daktilo seslerini duydum.Çokkkk uzaklardannnnnnnnnnn duydum!

smile taarruz*

Güldün mü bugün?

Ben bi düşünücem.

Mavi*

Bazen yeşili tercih etmeni anlayabilirim Değer.

ss mümkün*

''Kolay değildir; Uğruna herşeyinizi verdiğiniz insana yabancı gibi bakmak'' . [B. Vian]...Ahhhh Boris Vian bazen bir konuşuyor, ortalığın a**na koyuyor afedersiniz.Öyle koyuyor ki elimde ki kitabını usulca öpüyorum.Arada bir memlük devleti kurulacak kadar uzak olmak, taa Alaska'da yaşayan bi adamdan farkı olmaması, Afrika'da yaşayan bir kabile resisi kadar bana yabancı olması .Aslında yaşananların hiç yaşanmadığı,aslında anı diye birşey bile olmadığı ve zamanla gerçekten size yabancı olan biri .Yılanın deri değiştirmesi gibi;sürüne sürüne eski deriyi geride bırakarak yoluna bakmak.Evet Boris, kolay değil ama ss mümkün.

adını musikili gayfe koydum*

Fondan çok hoş bir müzik göynüme kayıp kayıp durdu bu esnada.Dayanamayıp gidip sormak zorunda kaldım.Ve Musica Nuda - Complici cevabını aldım.Bi albüm bir kahveye bu kadar mı yakışır?

ghost*

*mouth as ghost gymnasium!*collage

ay layk to muv it*

Bademcikler kafam kadar oldu diye diye süper dans figürlerime ara vermiş olabilirim ama içimde yaşayan dans canavarı fena halde varlığını sürdürüyor.Dans etmeye başlayınca herkes ''Değerrrr ,ne olur dans etmeeeeee'' diyor oysa tüm dans figürlerimi Madagascar- I Like To Move It, Move It videosu üzerinden çalışıyorum .Ben orjinal olduğunu düşünsem de saygıdeğer arkadaşlarım aynı görüşte değil .Madagaskari kendi tarzımla harmanlayıp sunuyorum onlara oysa ...sonradan anlayacaklar değerimi!Franco'nun gecesine katılan tüm -i like to muv itçileri- öpüyürem!(google translateden çevirin)

badem amud*

Benim başımın çatlamasının sebebi;dün gece 2 kocaman bademcik şeklinde ortaya çıktı.Yutkunurken 1500 tane şekile giriyorum.Ben bu ızdırap denizinde yüzerken -canım cicim dediğim arkadaşım- dur durak bilmeden amuda kalkmaya çalışıyor karşımda.Hatta ben de yaparsam bademciklerime kan gidermiş ve kendilerine gelirlermiş şeklinde bir tezi var .Bazen cidden daha aklı selim arkadaşlar edinmeliyim diye düşünüyorum.Biraz Max Gazzè - Mentre Dormi süper gider şimdi. Amudsuz, gayet normal bir insanım ben!

yuvarlan dur*

Yuvarlanıp giden günlerin hastasıyım,nasıl da yuvarlanıyorlar .Bazen zincirleme kaza geçirseler bile ;sonra hemen yer minderinin önünde düz takla bekleyen öğrenci nizamında yerini alıyorlar. Sonra yine yuvarlan dur.Aaaaa bu günler gerçekten yuvarlanıyor.

speeddyy sleeper*

Başağrısı, hep uyuma isteği ne olacak?Şu pis çekim arenasında bile uyuyabiliyorsam anlayın halimi.Dışarıda dolanırken bile hep uyku isteği.Biri beni uykulu yatak halimdeyken dekupe etse süper olur.Ve-ya-hut biri bana redbull tankı hediye etse.Oysa havalar serinken ne kadar da speeddyy gonzalezzzzz oluyorum ya .Şu Mayıs ayına kadar kallavi bir atom karıncaydım ben, pelerinli filan hemide.--Havalardan kızım havalardan--!

cup of*

Should I kill myself or have a cup of coffee? - Albert Camus

cuk uyan*

'when art meets the fashion' mevzuuna cuk uyan bir sergi.Ciks alan ve depo alanı diye ikiye ayrılıyor ve depo alanı çok çok ama çok başarılı buldum.

baş consulate*

-Official consulate of mars-collage by vintagebiscuit!

to me you are something else*

Röyksoop'un bir şarkısından esinlenerek oluşturulan hikayenin karelere dönüşmesi.'para mi eres algo más'başlığı çok yakıştı.