Eneeeeeeeeeee nasıl keyifsizim;karnım ağrıyor,göbeğim şişmiş ve bi saçmalık abidesi şeklinden bodyden pırtlamış bana bakıyor,ayaklarımın altı ateş atıyor,bir gerginlik ,yarın uzun bir yol beni bekliyor.Ayrıca daha kriminal olan vukuuum ise:Roberto'nun halasının danası buraya komşu çıkınca, buranın geleneksel bi tatlısını getirdi.Ne yaptım bilin,allah beni ne yapmasın ki yarısını ben yedim. Şimdi 'ben de ödem var diycem' ve kıçınızla gülceksiniz! Evet olm valla var nihahhahahha!!!
Cumartesi, Temmuz 09, 2011
ödem var,allama kitabıma var*
Eneeeeeeeeeee nasıl keyifsizim;karnım ağrıyor,göbeğim şişmiş ve bi saçmalık abidesi şeklinden bodyden pırtlamış bana bakıyor,ayaklarımın altı ateş atıyor,bir gerginlik ,yarın uzun bir yol beni bekliyor.Ayrıca daha kriminal olan vukuuum ise:Roberto'nun halasının danası buraya komşu çıkınca, buranın geleneksel bi tatlısını getirdi.Ne yaptım bilin,allah beni ne yapmasın ki yarısını ben yedim. Şimdi 'ben de ödem var diycem' ve kıçınızla gülceksiniz! Evet olm valla var nihahhahahha!!!
mavi nurdan bir ırmak misaliğğğğğ*
Dövmeli model castingi için verdiğim çabanın desibilitesini size anlatmamın imkanı yok .Kaç ajans katoloğu ezberlediğimin ve bulduklarımın çoğunun New York ve Paris dışında hiç bir işe gitmeme gibi vipliği bulunan modeller çıkması sonucu minik bi boka sarma sürecinden sonra uzak doğunun has bahçesinin gülleri imdadıma yetişti.Şimdi izninizi istiyerek 2 erkek model daha seçmem gerekiyor.Hikayenin kahramanlarını ben de o kadar merak ediyorum ki.Yeni ruhlar ve yeni haller; işin içine girince bambaşka insanlara bürünen modeller!Yurtdışında bir oyuncu kadar değer verilmelerinin haklı sebepleri var tabii ki;o kadar profosyoneller ki bazılarının önünde saygıyla eğilmemiz gerekiyor!Şimdi tık tık bendeniz iş başına !
sarılsana bana ama everyday*
Hayatımda ilk defa bir adamı 'Türkçe' olarak sevmek istiyorum.Neden bilmiyorum Türkçe'nin o kıvrımları ile şekillensin istiyorum kalbim.Kendi anadilime hiç bu kadar ihtiyacım olmamıştı.Murathan Mungan gibi bu dilin girdaplarında boğulmak istiyorum ben ve bunun için 'yürek' demeliydim mesela. Yürek ne ki yabancı dillerde? Kalp değil ama yürek!'Heart' değil,heart olmamalı karşılığı ! Yürek çeviriyi kabul etmiyor ve yürek Türkçe istiyor.
'Hug Me' buz gibi tepkisiz kalırken, 'sarılsana bana' nasıl da hücum ediyor beyne ve aorta.Nasıl da küresel ısınma, nasıl da buzullar eriyor yüreğimde!
Cuma, Temmuz 08, 2011
hayaletlerini çıkar at!
Sen de yalnız kalmayı istiyorsun,artık seni tanımayı öğrendim.Canının istediğini yapıyorsun,sonra yok oluyorsun,tıpkı sivrisineğin gündüzleri yaptığı gibi,divanın çiçekleri üzerine oturuyorsun ve benim seni farketmemi diliyorsun yalnızca.Yalnızca şehvet konusunda bir değerinin olduğunu biliyorsun,çekip gitmeden önce düğmemi iliklerken çoktan her şeyden tiksinti duyduğumu biliyorsun.Ben orada olduğum sürece kımıldamaya cesaret etmiyorsun,banyoya giderken kıçını göstermeye cesaret etmiyorsun.Belki öldürülmekten korkuyorsun,viyadükten düşen o siyah araba gibi,seni o nehrin kiline fırlatmamdan korkuyorsun.Öfkemin senin içinde öldüğümde bittiğini ve sonra aslanlığı kalmamış bir aslan olduğumu bilmiyorsun.Ben çekip gittiğimde ne yapıyorsun?Ne bırakıyorum sana?Bu sönük şömineyi,seni gecenin tam ortasında sevmeden inciten ellerimle altüst ettiğim bir odayı.Köpek yanına gelecek,onun tüylerine ihtiyacın olacak,gözlerin başka bir yere sabit bakarken okşayacaksın onu.Nasıl olsa,kör o.Geçmiş hayattan şeyler gelecek aklına,çiviler.Sonra,olan her şeyle yolculuğun geri dönecek,ayağa kalkacaksın,bir şeyleri,devrilmiş bir sandalyeyi düzelteceksin.Artık tişörtünü aşağı çekmene gerek yok,eğilirken kalçanın çıplak kesimini hissediyorsun ama aldırmıyorsun.Bedeninin benim gözlerim olmaksızın değeri ne kadar,bir sandalye kadar,bir yorgunluk kadar.Ama ayağa kalkarken dölümün bir bacağından aşağı incecik aktığını hissedeceksin,işte o zaman,bilmiyorum,ama bilmek isterim,tiksinti duyup duymadığını bilmek isterim,yoksa...Hayır,çabuk yıkan,küçük orospu,küflenmiş perdenin altına gir,sünger darbeleriyle bu budalanın bokunu ve hayaletlerini çıkar at!
SAKIN KIMILDAMA/MARGARET MAZZANTINI/SYF.83
Perşembe, Temmuz 07, 2011
dostlar kıraathanesi*
Ama tabii ki bazen bu kadar çok 7777 karada Bach - Brandenburg Concertos No.3 dinleyerek kültür halüsünasyonları görebilirsiniz.Tamam la yalamıcam bi daha telveyi melveyi .
Çarşamba, Temmuz 06, 2011
Salı, Temmuz 05, 2011
hamsi salamura yatağında kart dor*
Sapıyolar bazen yoldan bu çizgiler,aralarında bir muhbir var kim bilemiyorum!Hem suyu kaynadı bunarın hemide bu karikatüstük bombastük sketchbookumun son sayfarına gedim.Yolarımız ayrılıyor ve ben yepyeni kırmızı çizim defterime tanışma seanslarıma başlıyorum.Yok yok yok yok daha 6 sayfam var.Bu kafadan ve tarzdan ayrı çizimer için 'ya alah bismillah' diyorum.Açılışa bi tek kendim davetiyim.Hamsili carte dor kesip dilek diliyecem.Carte Dor geleneksel tadlar hesabııııııııııııııııııııııı! Allam sinir oluyorum bu huyuma ya. Çizim defterinden konu hamsili carte dora geldi. Bu süreçleri ve beni bunlara iten sebepeleri gözden geçirmeliyim.Son bi şey dicem: hamsili baklava vardı ama Reha Muhtar'la show ana habere çıkmıştı .unutma unutturma!!!
gün is online*
Merhaba gün.Koca bir gün mü,kısa bir gün mü?nesin sence?Sana soruyorum ki hereks kendini daha iyi bilir.Bazen kısa bazen uzun musun?Bazen fırttttttt diye geçip, bazen tüfek omza saatlerce sabit mi duruyorsun?Bazen Gülben Ergen-Mustafa sandal düeti kadar gereksiz, bazen Goethe kadar gerekli misin ?
Şu yeşil ağaçlar var ya onları izlemek benim kadar senin de hoşuna gidiyor mu ?Yanlış anlama; soruyorum,daha önce hiç bir günle konuşmadım.
Pazartesi, Temmuz 04, 2011
ich lieeebe Fatih Akin und seine Filme !!
Uykumun gelmesini bi yana bırakın, öyle bir Soul Kitchen dancing havasına girdim sormayın! Bu altta linkini verdiğim video karelerin benim dans kariyerimde çok mühim yeri vardır!Dans koçum olan ikilinin ölesiye dans etmesini istiyorum diğer filmlerde de.Netice-i kelam diyorum ki;uykum yok ve ayrıca indim dereye taş bulamadım.Eeeee sonuç?
karbonatlı anne keki*
Eeeep beraber fikir ayrılıklarımızı, birlikteliklerimizi ve o balkondan aya atlamaya çalışan hayallerimizi hep o karelere yansıttığımız için.İçimizde ki art-monsterlarının karbonatlı anne keki kabarıp kabarıp kabarıp kabarıp...
var*
Ümit vaad eden popçu gibi uyanıyorum bu Temmuz güzellemesine.İrili ufaklı misafirlerim var ,nobele aday text mesajlarım var,ruhumun şoför mahallerine girip çıkmalarım var ve ;Youth Lagoon - July var!
Pazar, Temmuz 03, 2011
karbonhidratik poseidon of Atlantis*
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)