Cumartesi, Mayıs 22, 2010
Cuma, Mayıs 21, 2010
ilk o gün görmüştüm başlığının püsküllerini!
Moda tasarımı,moda tarihi ve dünya geleneksel kıyafetlerle ilgilenenlerin mutlaka kütüphanelerinde bulunması gereken muhteşem bi kaynak(gazatelerin kuponla verdikleri ansiklopedi reklamlarına benzedi).
Kazan Tatarları ve o akıl almaz tasarımları , dikiş teknikleri,insana ilham veren katkat giyim içinde ki sadelik, saç mücevherleri(Orta Asya'da da çok gördüğümüz nazara karşı kullanılan saçların ucuna takılan takılar),broşları,onlarca başlık çeşitleri!
Çok değerli bir miras.
Deri çizmeleri ise ayrı bir konu başlığı hatta sadece Kazan Tatarları.nın deri çizmeleriyle ilgili 4 saatlik bir belgesel az gelir!
Çok pahalılar diye edinememiştim, programda tanıtmam için gelenler ise minikti ama belki taa ordan bi 41 numara hediye gelir, umudum var:)
Perşembe, Mayıs 20, 2010
tavşan kaç-en antipatiğinden!
Ekselans 2 sene konaklasam ya!2 sene 1 oda kraliyete koymaz ki!
Böyle bi 2 sene bana kiralasalar bunlardan birini !!!!
Tüm Türk ve Türk Cumhuriyetlerinin geleneksel kıyafetleri konusunda folklorik araştırmalarımı tamamladım.Televizyondan sizlerle paylaştığım sadece küçük ayrıntılardı.Tabii çok daha geniş anlatımları var yani her oyalı yazmanın farklı anlamı var mesela! ve bana en keyif vereni artık desen okumaya başlamak .Anadolu alfabesini çözmek çok zevkli.Onlari bir kitap haline getirdikten sonra sıra şu şatolara gelsin bakalım!
Kiyafet ve desen okumak modanın daha başka boyutu çünkü işin içine tarih giriyor.Moda tarihi çıkıyor ortaya.
Hangi ülke olursa olsun geçmiş kıyafetlerin kodlarına kafa yormak muazzam bir haz ve ayrıca dönem filmleri ve çekimleri için önümü açan bi durum!
Çarşamba, Mayıs 19, 2010
Salı, Mayıs 18, 2010
Himmet ağabey,sen Tokyo'nun içinden mi?
Bir dönem Türk insanını, Japonca ve Çince dövme akımında kaybettik! O andan itibaren dövme sadece metalci eylemi olmaktan çıkıp tikkylerle tanışmıştır.Bütün ülke insanı sel olup dövmecilerin kapısına yığılıp Japonca ve Çince dövmeler yaptırmıştır.Dövmeciler bu karınca yazılarını sökmüş ve hatta birr ninja olmuşlardır.
Japonya'da bi tane Japonca dövmeli gördün mü Vintage diye sorarsan ;yoooo görmedim diye cevap verebilirim!!!
-
7 den 70'e her sağlıklı Türk insanı arasında moda olan bu dövme çeşidi neden/ niçin bu kadar çok yapıldı diye komplo teorilerini tartıştık !
İki karikatür sanatınla uğraşan arkadaşım,Melo,ben ve Sinan!
Her kafadan bi ses çıktı *
Benim fikrim ise şuydu: 'manitalarının ismini Çince ve Japonca yazdırınca anlaşılmaz ve ayrılsan bile sonra da bi sorun oluşturmaz '.
-
Yıllar yılları kovaladı Türk milletinin Japonca ve Çince dövme sevdası geçmedi * vallahi bi araştırma yapılsın istiyorum dünya üzerinde bu kadar çok olan başka bi ülke var mı?Halusaten bizlerde kollarda bacaklarda göre göre Japonca alimi olduk.
-
Japonya' nın bu dövmelerden haberi olsa yemin ederim bizi kardeş ülke ilan eder ha.
-
Hani ne biliyim onların yaşam ve hayat felsefelerini uygularsın,çevrilmiş edebiyat eserlerini okursun ,2 senede bir ziyaretlerde bulunursun,Japonca kursuna gidersin ,objelerini koleksiyon yaparsın yani ne biliyim bi şekilde uzakdoğu kültürünü bire bir hayatına yansıtırsın o zaman yaptırana saygı duyarım !
-
Böyle bi 'uzak doğunun mistik havasını vucudumda yaşatmak istiyimmmm' durumu/Japonlar ve Çinliler benim için sadece Geyşa filmi ve bir milyoncu dükkanlarından ibaret değildir hal ve tavırları!/Zaten evde 24 saat Japon müziği dinler 24 saat sushi yerim edaları!
-
Sinan,dövmeci ve onun dediğine göre 'acaba ne yaptırsam?' diye gelenler ,en sonunda Japonca dövmeye karar veriyomuş!Ama bence öyle değil *Bir gece rüyalarında ak sakallı Samurai görüp sabah hemen kara kuşak ruhuyla dövmeci kapısına gidiyolar!
-
Efenim bu kabus akımı bitti ve kurtulduk sanmayın
Sonra sahayı Tribal dövmeciler aldı.Yahu sanki bütün adamlar Kıvanç Tatlıtuğ!
O dönem her erkeğin gönlünde bir tribal dövme yattı*
Herkes yağlı kollarını aynada bir Tatlıtuğ kolu gibi gördüğünden tribale bağladı*
Olsun onları da bağrımıza bastık*
Bu akımda out oldu *
-
Sonra alt kolun içine ingilizce sözler yazdırma akımı start aldı*
'Only god can judge me' en çok yazılan söz oldu .
5 sene önce Arto'da eller havaya yapan tipler ansızın punk olduğundan dolayı bu dövmeyi hemen sahiplendiler
bu da out oldu *
-
Son olarak el parmaklarının iç tarafına 'love ve peace' yazırma akımı start aldı.Özel üniversitelerde yoklamayı bu dövmeyi barkoddan okutarak yapıldığını bile duydum!''Her fani tikkiy,trend olan dövme akımını yaşamalıdır'' hayat felsefesinden yola çıkarak;ülke olarak bu akıma yürekten bağlılık duyduk.'Hangi parmakta yaşıyor ve yaşatılıyorsan' dedik .
ama olsun evlilik yüzüğü yerine dövme yaptırmayı bile bağrımıza bastık bunu niye basmıyalım dedik ve bastükkkk!
-
SONUÇ :Ülkemiz insanını daha yaratıcı ve özgün dövmelerle görmek en büyük temennimdir!
-
Ben,KÜNEFE HAYATTIR yazdırmak istiyemmmmmmmmmmmm!I love Antakya style tattoooo.no Capanisss or Çaynizzz
Pazartesi, Mayıs 17, 2010
Pazar, Mayıs 16, 2010
kulak göz diş *
'Kırmızı ruj sürünce; kadının dişlerinin içi güler' diyor 1947 yılının en baba dergisi SEE'nin güzellik editörü!
Biz ona 'gözlerinin içi gülerrr' diyoz aga!
-
o zaman güzel müzik duyunca-da kulağımızın içi güler*
örs-üzengi-çekiç gülmekten altına kaçırır falan !
uuu değişik kafalar
ben bile anlamadım!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)