Pazartesi, Ekim 29, 2012

hayatın şartı var şurtu var*




Her yenilenen gün içinde kendinizin de yenilendiğinizi hissettiğiniz an bu en büyük özgürlük oluveriyor.'Gezen mi bilir' lafını 'doğru ve dolu insanlarla tanışan bilir' diye değiştirmek istiyorum.Şahsen ben;  ağzından bal yerine edebiyat ve sanat damlayan insanlardan çok güzel bir voltaj akımına kapılıyorum.O gün yenilendiğimi hissediyorum.Onlar benden aynı keyfi alıyorlar mı bilemem ama umarım paraleldir hissiyat tufanları.Kendimi yenilenmiş ve özgür hissetmem için başka birilerine ihtiyacım yok evet ama yeni filizlenmeler için bazen ağaçlar gibi aşılanmamız lazım.Sonuçta insan lazım hayatımızda bi oksijen kadar olmasa.da.Yeni insanlara 'benle filizlen'diyebilmek için kendi kendinin ziraat mühendisi olmak lazım belki de.Daha çok serpilelim diye bazı boş doslukların dallarını kesip yerine yeni filizlere yol vermek için aşılama yapmamız şart.Şart aga şart !

Bunun idrakı için develerle dolu bir manzaraya ihtiyaç ol elbet ama ben hep geriden gelirim.Hayatı yavaş adımlamak bana göre bir 'özgürlük'olabilir mi?Koştura koştura hayata atlayan ve kelepçelenen insanların birer tutsak olduğunu düşünüyorum.Sistemin tutsakları.Bok var koştunuz ve koşmaya devam ediyorsunuz!

Johnny Robinson - Don't Take It So Hard