Pazartesi, Mayıs 20, 2013

abasıyanık bi gün*



Bu muazzam güne Alain de botton detaycılığıyla yaklaşmaya niyetim yok.Şayet yaklaşırsam bi ton deliğe burnumu sokabilirim ama bu düzlüğe ne dokunmak ne de bozmak istiyorum.
Ayrıca günü arşınlamaya da niyetim yok.Bi flaneur çıkmaz yani bugünden.
Ne olur bu.günden acaba?
Boyalar, ana sahnemde yerlerini almışlar mesela.
En azından renklerimiz var ruhumuzla dudak dudağa.
Kulağa sırnaşan  Milad Derakhshani-Esharate Nazar var.
Zorlanmayı haketmeyen günlerden biri daha.

Sadece Sait Faik gelebilir mesela öğle şarabına.
O gelene kadar patlıcanları da közlemiş olurum hem.
Aslında bu.güne anlam aramak bana yaraşmaz.
Hayali misafirime yani bu dizeleri yazan adama yakışır bugün:

''Büyük hayaller kuralım sevgilim!Ben şimdi böyle yapıyorum.Tertemiz bir şehirde,asfalt caddeler üstünde,dibinden metrolar geçen,üstünden kolosal otobüsler uçan,muazzam eğneceli bir şehirde seninle yaşamak istiyorum.Yazılarım bize yaşamak için lazım olanı getiriyor.Büyük kahvelerde çay içiyor,temiz lokantalarda kolalı peşkirlerle yemek yiyor,latif rayihalı şaraplar içiyor,tertemiz yatakta seni kollarımın arasına alıyor,sana:

-bütün mesut şehir uyudu,uyuyalım sevgilim,diyorum.''