Ben nereye martılar oraya amk.Tanzanya'ya gitsem yine martı kolonisi dibimde bitecek ya. Tam yerleştiğim odanın dibinde köpek gibi ''bahkkkk bahkkkkkkk'' diye bağrınıyolar.Malum Istabul'da ki evimin arka avlusu martıların bebeklerine uçuş talimi çalıştırdıkları alandı, ondan bunların kitabını yazarım ben. Siz vapurdan simit atıp semirtirken sabaha kadar ve tüm gün böğrünmelerini ben evin içinde dinliyordum. 78 tane bulldog evin içindeymiş gibi.Uyutmayan bi ses bi de bu, biraz dinlenmek istedim ama ne fayda. Evrensel bir böğürme ve havlama karışımı dilleri var yani.Bi de bu yavrular, anaları gündüz vapur semalarında süzülürken durmadan ağlıyor ''anam da anam diye'',o ses ise başka bi travma yani, yemin ederim 737366 saat Mustafa Ceceli dinlemeye razıyım.İşte gördüğünüz gibi bunlardan çok çektim ben, sayelerinde kuş bilimine gönül sardım .Havlayan kuşlar ise tez konum.
