Çarşamba, Eylül 26, 2007

tonu,rengi,tansiyonu değişiyor*




berbat uyanıyorum ben bu sıra *
nasıl çekilmezim * nasıl keyifsizim anlatamam size *
yüzünde güller açan komşu kadınların karga bokunu yemeden evin bütün işini bitirip * hala yüzlerinde o kocaman şirine gülümsemesi ile dolanması sinir ediyor beni *
her an çağırılmaya ve türk kahvesi için lak lak etmeye hazırlar *
hep gülüyorlar * saçlarında ki soğan kokusu bile umurlarında değil *
nasıl yapıyorlar *
valla merak ediyorum *
o bir insan * ben de bir nevi insan sayılırım *
sabah nasıl şen şakrak kalkılır a dostlar *
filmlerde ki gibi yatağımdan seke seke kalkıp panjurları açıp * temiz havayı içime çekmek istiyorum *
aynı filmlerde ki gibi *
hayat ne güzel ohhhhhh diyerek balkonda sabahlığımla salınmak istiyorum *
aynı filmlerde ki gibi


o zaman bohem takılıyım da bari şanım yürüsün dersiniz *
şarabın yerini martini kardeş alır *
captain black yerini puro ya devreder *



binbir gece dizisinde şu hediye edilen eşşek kadar kahve makinası var ya*
ondan istiyorum *
kim alıcak bana *
kim bana fiyonklu bir hediye paketi hazırlıycak *
kim kahve makinasının yanına 1 paket de eti brownie koyucak *
yanında minicik bir notla :
'' kahveyle brownie yi beraber hüpletmeyi sevdiğini biliyorum * afiyet olsun !!! '' *
ah ulan ahhhh beni bu Holivudd filmleri yaktı *
ben şimdi ketıl da yaptığım cafe crown berbat kahvem beraberinde Goose - British Mode dinlemeliyim !


uzun saçlı favorim ! daha içine kapanık *

BU habere denk geldim *
dakka bir gol bir *
hani sinirlemeden başlıycaktım bu sabaha * ne mümkün *

gelelim yukarıda gördüğünüz hayvanlara merhamet başlığına *
süper bir yazı *
Türk Edebiyatı dergisi 10 /2001 sayısı *
sahaflarda bulabilirsiniz * ben öyle buldum çünkü
Armand Farrachi çok güzel anlatmış *
tekrar tekrar okudum *
okumaya devam ediyorum !